Son Güncelleştirme: 17 Ekim 2021
Bazılarımızın küçüklükten beri sevemediği bazılarımızın ise onsuz yapamadığı bir şey olan kitaplar hakkında yazacağım bu makalemde. Kimimize dost kimimize ise düşman onlar… Kitapla ufak bir bağlantısı olan ‘’ Çok Gezen mi Çok Okuyan mı ‘’ adlı makalemi de okumadıysanız buraya bırakıyorum. Keyifli okumalar dilerim.
Kitap Bana Göre Nedir?
Bir söz vardır bilir misiniz bilmem; ‘’ Bir lisan, bir insan’’ derler. Tıpkı bunun gibi her kitap farklı biri insandan izler taşıdığı için aslında bir kitap bir insan oluyor. Kimisi macera, kimisi edebiyat, kimisi dram vs vs… Önemli olan sizce de konusu mu yoksa bizleri etkilemeyi ne kadar başarabildiği mi, bence kesinlikle etkilemeyi ne kadar başarabildiği. Bir kitap insanın ruhuna, duygu ve düşüncelerine ne kadar dokunabiliyorsa o kadar başarılıdır diye düşünüyorum. Şahsen, beni etkileyen bir kitabı defalarca okuyabilecekken öylesine okuduğum, kelimelerle sadece göz aşinalığımın olduğu kitapları bir daha elime dahi almak istemiyorum. Bilmem sizler de böyle misiniz…
Bence kitap; Yazıyı yaşama dönüştürebilen kağıttan yapraklardır. Oturduğumuz yerden bize okuduklarımızla o anı yaşatabilendir.
Kitap Okuyan Ve Okumayan İnsanlar
Şöyle bir gözlemlediğimde aslında kitap okumayı seven insanların, diğer insanlara göre hep daha dışa dönük olduklarını fark ettim. Nedendir bilmiyorum ama sanırım okumayı seven insanları okuduklarından çıkardıkları dersler ile böyle oluyorlar. Yahut okuyup öğrenen insanların konuşabilecekleri daha çok şeyleri oluyor yani daha geniş kapsamlı bilgi sahibi oluyorlar. Bu okumayı sevmeyip kitapla alakası olmayan insanları yargılama yazısı değil kesinlikle. Okumayı sevmeyip; dinleyerek ya da gezerek öğrenen insanların da sayısı oldukça fazla. Ben kitabı bir dinlenme aracı olarak kullanıyorum. Hayat kargaşasından bir süreliğine uzaklaşıp, sessiz bir yerde kendimizle kalmamızı sağlıyor. Bazen okuduğum bir kitap bana hayatımı sorgulatırken bazen ise kitapta işlenen olaylar o kadar akıcı geliyor ki kendimi içinde kaybediyorum resmen.
Yazarlar Hakkındaki Düşüncelerim
Her yazar kitabında kendine özgü bir şeyler yazmaya çalışıyor. Tabii oranla ne kadar başarabiliyorlar tartışılır. Yazar kitaba döktüğü sözlerde özgün olmaya çalışmalı bence. Çünkü özgünlük beraberinde kalıcılığı da getirir. Örneğin şu an ki zamanın yazarları özgünlükten uzaklar biraz. Bu onları yargılamak değil sadece düşüncelerimi söylemek sevgili dostlarım. Bir Sabahattin Ali ya da bir Sait Faik Abasıyanık kadar özgün ve içten olamıyorlar bunu kabullenmeliyiz bence. Bunun yanında özgünlük kadar işlenen konu da önemli çünkü bizlere asıl duyguyu yaşatan işlenen konu aslında. Bir yandan günümüz yazarlarına da hak vermiyor değilim. Günümüzde yaşanan olayları baz aldığımızda; taciz, tecavüz, hırsızlık, Covid 19 ve eğitimsiz insanlardan başka yazacak bir şey bulamamaları gayet doğal. Her yazardan öğreneceğimiz muhakkak ki bir şeyler vardır, her kitap kadar yazarı da büyük önem taşır bizler için.
Sevgili dostlarım ben kitaba hep bir insana yaklaşırmışçasına yaklaştım bu yaşıma kadar, hep bir insan karşımda canlı canlı anlatıyormuşçasına çevirdim sayfalarını. Hayattan sıkıldığınızda bir kitapla baş başa kalmanızı öneriyorum, inanın bana iyi gelecek.
Bol kitaplı, sağlıklı günler diliyorum…
1 Comment
Kitap okuyan ile okumayan insan arasındaki dağlar kadar farkı bizlere hatırlattığınız için teşekkür ederiz.